3 yıldır gelenekselleştirdiğimiz “Öğretmene Mektup” gönderme etkinliğimizi bu yılda devam ettirdik.İlimize yeni atanan 255 yeni öğretmenimize mektup yazdık.
İşte yeni atanan öğretmenlerimize gönderdiğimiz mektup:
Sayın ………
Dünyanın en güzel, aynı zamanda en yüksek özveri isteyen öğretmenlik mesleğine ilk adımınızı attınız; aramıza hoş geldiniz. Ataması yapılmayan 400 bine yakın öğretmen adayı içerisinde 40 bin şanslı öğretmen arasına girdiniz. Öncelikle hayırlı olsun diyor, meslek hayatınızda başarılar diliyoruz. Atama bekleyen diğer öğretmenlerimizin de öğretmen olma hayallerinin bir an önce gerçekleşmesini temenni ediyoruz.
İlk adımı attığınız meslek hayatınızda önünüzde uzun bir yol bulunuyor. Bu yolda başarılı olmanız aynı zamanda iyi bir çalışma ortamına sahip olmanıza, huzurlu olmanıza bağlıdır. Bir eşin Artvin’de, bir eşin Edirne’de görev yaptığı, ailelerin parçalandığı, aile bütünlüğünün sağlanmasına imkân verilmediği bir ortamda görev yapan bir öğretmenin huzurlu olduğu söylenebilir mi? Türk Eğitim-Sen’in bu konudaki başarılı çalışmalarından ortadadır.
Milli Eğitim Bakanlığı sorun çözen değil, sorun üreten bakanlığa dönüştü.. “Zulüm yapmaya elde öğretmen kalmıyor” diye tepki göstermemiz boşuna değildir.
ü Özre bağlı atama hakları kısıtlanmıştır. Öğretim özrü atamalarını yapmamaktadır. İl/ilçe emrin atama kaldırılmıştır.
ü 4+4+4 sistemi norm kadroları alt üst etmiştir.Sınıf öğretmenleri her yönüyle mağdur edilmiştir.
ü MEB’de, bazen yasaların yönetmeliklerle, yönetmeliklerin kılavuzlarla değiştirilerek kazanılmış haklarımızın elimizden alındığına şahit oluyoruz.
ü Tedavi yollukları ve İlk atama yollukları kaldırılmıştır.
ü Öğretmen çocuklarının burs hakları ellerinden alınmıştır.
ü Öğretmen en az ücret alan kamu personeli konumuna düşürülmüştür. Türk öğretmeni, OECD ülkelerindeki öğretmenin aldığı ücretin üçte birini almaktadır.
ü Ek Ders ücretleri konusundaki mevzuat aleyhimize düzenlenmiştir.
KPSS rezaleti henüz temizlenmemiştir. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK 2010 yılındaki kopya olayını belgeleriyle açıkladığı ve konu yargıya gittiği halde hala sonuçlanmamıştır. Kopya’da adı geçen kişinin bugün öğretmenlik yaptığını basından okumuşsunuzdur. Kısaca, binlerce kişinin emeği, mesleği ve geleceğinin çalındığı KPSS hırsızlığı karşısında Türk Eğitim-Sen bütün gücüyle mücadele etmektedir.
Araştırılmadan, tartışılmadan, pilot uygulama ve alt yapı hazırlığı yapılmadan getirilen 4+4+4 uygulamasının yükü yine öğretmenlerin üzerinde kalmıştır.
Takdir edersiniz ki, hayat dümdüz bir çizgi değildir. Meslek hayatımızda var olan ve zaman zaman ortaya çıkan/çıkabilecek birçok sorun bulunmaktadır. Birlikten güç doğar ilkesinden hareketle, sorunlarla mücadele etmenin yolu eğitim çalışanlarının sağlam bir çatı altında örgütlenmesinden geçmektedir.
Türk Eğitim-Sen kurulduğundan bu yana sendikacılık alanında hep ilklere imza atmıştır. Danıştay ve idare mahkemelerinde açtığı davalarla yolluk, ücret v.b birçok kazanım elde etmiş, düzenlediği büyük mitingler ve kitlesel basın açıklamalarıyla büyük ses getirmiş, Bu soylu mücadelelerin sonucunda Bakanlık, birçok uygulamasını yeniden gözden geçirmek zorunda kalmıştır. Mücadelesinde her zaman ilkeli ve ısrarcı olmuştur. Türk Eğitim-Sen’in, ataması yapılmayan öğretmenlerle, eş durumu atamalarıyla ilgili mücadelesi malumunuzdur. Artvin Şubesi olarak aynı mücadeleyi ilimizde kararlılıkla sürdürmekteyiz.
Mücadele etmemiz gereken birçok konu vardır. Bunu, Türk Eğitim-Sen’de gücümüzü birleştirerek başarabiliriz. Çünkü sorunlar yumağı haline gelmiş bir Bakanlıkta çalışıyoruz. Bu yüzdendir ki, eğitimi ve eğitim çalışanlarını ilgilendiren her konuda sözümüz olmalı; bütün komisyonlarda bizim temsilcilerimiz bulunmalı; her kararda bizim de katkımız aranmalıdır. Katılımcı demokrasinin gereği de bu değil midir?
Türk Eğitim-Sen yalnız olumsuzlukları dile getirmekle kalmaz, çözüm önerir ve ısrarla sorunların üzerine gider. (Şubemizin hazırladığı “Artvin Milli Eğitim Raporu”, “Eğitimin 2012 Karnesi Panelı”ve eğitim faaliyetleriyle ilgili basın açıklamalarımız buna örnek gösterilebilir.)
Türk Eğitim-Sen; Anayasamızda da ifadesi bulunan “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli Marşı İstiklal Marşı’dır.” değiştirilemez hükümlerini tüzüğüne alan ve taviz vermeden savunan tek sendikadır.
Türk Eğitim-Sen (ve bağlı bulunduğu Türkiye Kamu-Sen) büyük bir ailedir. Bu büyük ailenin üyelerine sağlayacağı birçok avantaj bulunmaktadır. Mesela;
ü Sizlere idari konularda ücretsiz avukatlık hizmetleri sunacaktır.(Sadece Artvin ilimizde 2012 yılında üyelerimizin lehine açtığımız 6 davadan 4’ü kazanılmış, halen birçok dava devam etmektedir.)
ü Üye olduğunuz andan itibaren ücretsiz Ferdi Kaza Sigortası sahibi olacaksınız
ü İl ve Bakanlık Disiplin Kurullarında sizi temsil eden sendikanızın bir temsilcisi bulunacak ve sizi her koşulda savunacaktır.
ü Genel Merkezimizde ve birçok ilimizde bulunan misafirhanelerimizden faydalanabileceksiniz.
ü Siz ve yakınlarınız gerektiğinde Kan Bankası hizmetinden yararlanabilirsiniz.
ü Türk Eğitim-Sen Yüksek lisans programlarından faydalanabileceksiniz.
Kısaca, meslek hayatınız boyunca Türk eğitim-Sen gibi güçlü bir sendika daima yanınızda olacaktır.
Biliniz ki; “Mücadele edenler her zaman kazanamazlar… Ancak; kazananlar mutlaka mücadele edenlerdir.”
Yönetim Kurulu adına,
Nizamettin TORUN
Şube Başkanı
