Önce öğretmenlik mesleğini tanıyalım…
Türkiye Cumhuriyetinin, 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 43. Maddesinde öğretmenlik şu şekilde tanımlanmıştır. “Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas(uzmanlık) mesleğidir.”
Öğretmenlik mesleğinin açık ve net bir şekilde ifade edilen görev tanımı olmasına rağmen asıl görevini aksatacak ya da verimini düşürecek sürüyle angarya yükleniyor öğretmene. İşin ilginç yanı birçok öğretmen arkadaşımız ya iyi niyetli düşüncelerle ya mesleğini iyi tanımadığı için ya da "sivri görünmeyeyim" gibi tavırlarla bu angaryaları kabul ediyor veya bu duruma ses çıkartmıyor. Sonuç eğitim öğretim sekteye uğruyor.
Öğretmen nöbet tutuyor… Bunun neresi uzmanlık istiyor neresinde öğretmen özel ihtisas alanını kullanıyor. Standart bir güvenlik görevlisinin yapacağı iş değil mi bu? Nöbetçi öğretmen diğer öğretmenlerden 20–30 dakika önce okulda olmalı eğitim öğretim ortamının hazır olup olmadığını tespit etmelidir. Hatta bu nöbetçi öğretmen ders arasında yani dinlenmesi için verilen arada ayakta durup görev bölgesine hakim olmalı. Bitti mi? Bitmezzzz. Öğle arasında yani iş kanununa ve Uluslar arası antlaşmalara göre yemek ve dinlenme arasında da çalışmalı, nöbetini icra etmelidir. Yetmiyor haftada birden daha fazla bu işi icra etmek zorunda kalıyor. Özel İhtisas! gerektiren bu nöbet görevi ve içerisindekiler bununla da kalmaz. Okula gelen öğrencileri servisten indirip, servise bindirmeli bunun çetelesini tutmalıdır. Neden mi? Çünkü bu görev, Öğretmenlik özel ihtisası-uzmanlığı gerektirir!
Bana birisi izah etsin hangi mühendis gelen işçileri servislerinden çizelgeyle takip ederek alır ve tekrar o servise geri bindirir ya da hangi mühendis Şantiyede görevli olmayan kişilerin şantiyeye girmemesini, şantiyede görevli olanların şantiyeden çıkmamasını sağlamak için etrafta gezinir? Hangi doktor hastaneye giren hastaları tek tek teslim alır işlemlerini yapar. Hangi hastanenin 2.kat nöbetçisi doktor "oğlum koşma" diye bağırır? Hangi savcı adliyeye gelenlerin şeceresini tutar? Uzmanlık isteyen hiçbir meslek grubunda olmayan bu angaryaların öğretmenlik mesleğine vicdan! söylemleri üzerinden zorla yaptırıldığının ne zaman farkında olacağız.
Nöbet bir angaryaydı, ücretini verdiler artık angarya değil öğretmen için bir yük oldu. Peki ya nöbetin içindeki angaryalar… Okuma yazma bilen birinin çok kolay bir şekilde yapabileceği servis kontrolü, güvenlik görevlilerinin yapacağı okul kontrolü hangi öğretmenlik ihtisasını içerirmektedir?
Elindeki ÖĞRETMEN’in gereksiz işlerle ders verimini düşürüyorsunuz farkında mısınız liyakat! Sahibi yöneticiler? İstediğiniz öğretmene sorabilirsiniz nöbet tuttuğu gün ders veriminin düştüğü gerçeğini göreceksinizdir. Hele ki bu nöbet görevinin hakkını veren bir öğretmenin ders verimi dibi görür. Eee siz yetmiyor öğlede dinlenme, yemek yeme, öğrencileri sabahları servisten al, akşamları servise koy, eee yetmezse birde o hafta ikinci nöbetle bu durumu taçlandır.
Şimdi dayıoğlu sen bana amacını söyle; Öğretmen ders mi versin bekçilik mi yapsın?
Türk Eğitim-Sen olarak bizde diyoruz ki öğretmene angarya görev yüklemeyin eğitim öğretime odaklansın. Bu sebeple de Çift Nöbet Verilmesi, Öğle Arası Nöbete Zorlanılması, Taşımalı Öğrencilerin Servis Kontrolü ve Mesai Saatleri Dışındaki angarya görevleri kabul etmiyoruz. Türk Eğitim-Sen Genel Merkezinin 12.03.2018 tarihli eylem kararlarına uyuyoruz.
Hüseyin AYDIN
TÜRK EĞİTİM-SEN
Artvin Şube Başkan Yardımcısı