Birkaç gündür televizyonların ana haber bültenlerinde müfettişler ve dershaneler/özel okullar üzerine kurulmuş, olağan dışı haberleri izlemekteyiz.
Televizyonların ana haber manşetlerinde “Sorgu odasında akıl almaz sorular”, “Atatürk mü Başbakan mı”, “Velileri isyan ettiren soru”, “Okul karıştı”, “Adana’da MEB müfettişi terörü”, “Skandal soru” gibi kamuoyunun dikkatini farklı mecralara çeker tarzda haber başlıklarına şahit olmaktayız.
Kamuoyunda, yaşanan bu istenmedik olayların sorumlusu Milli Eğitim Müfettişleriymiş gibi bir algı oluşmuştur. Oluşan bu yanlış algı durumuna karşılık ise bazı Milli Eğitim Müfettişleri açıklama yapma ihtiyacı duymuştur. Yapılan açıklamaya göre; yapılan uygulamaların kendi uhdelerinde olmadığı, uygulamanın bizzat Milli Eğitim Bakanlığı’nın yazılı emirleri gereği yapıldığı, sözü edilen denetim/inceleme emri 08/03/2014 tarih ve 1009792 sayılı yazı üzerinden tüm Valiliklere, doğrudan Milli Eğitim Bakanı’nın emri olarak ulaştırılan bir görev emri olduğu, görev emrinin doğrudan doğruya Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ve yazılı olarak verilmiş olması karşısında Eğitim Müfettişlerinin bu emri yerine getirmekten başka bir seçeneklerinin olmadığıdır. Bir başka ifadeyle; yapılan bu uygulamaların Eğitim Müfettişlerine izafe edilemeyeceği gibi Eğitim Müfettişlerinin devam etmekte olan tartışmanın da tarafı olmadığıdır.
Tabii olarak aklımıza;
MEB müfettişler marifetiyle bir camiaya savaş mı açtı?
Müfettişler MEB’in Truva atı mı?
MEB, 6528 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu İle Bazı Kanun Ve KHK’de Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerini uygulamada; vakit nakittir mantığından hareketle Eğitim Camiası üzerinden kamuoyu nazarında, 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu iddiaları üzerine sünger mi çekmek istemektedir? Soruları gelmektedir.
Türk Eğitim-Sen olarak yetkililerden konuyla ilgili kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama bekliyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İsrafil BAYRAK
Türk Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı
