İktidar ve güç sahipleri ellerinde bululan güce öyle kendilerini kaptırdılar ki artık gözleri doğruyu görmüyor, kulakları doğruyu duymuyor ve kalpleri doğruyu hissetmiyor. Bunun en bariz örneğini geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığınca yapılan okul müdürü değerlendirmelerinde gördük.
Türkiye kamuoyunun malumu üzere çıkarılan kanunla 4 yılını dolduran okul müdürleri komisyon marifetiyle değerlendirilecek ve 75 puan üzeri alan okul müdürleri görevlerine devam edecekti. Kâğıt üzerinde şirin gözüken kanun, uygulamada tam bir kadrolaşmaya ve kıyıma sahne oldu. Türkiye genelinde 75 puan altında alarak görev süresi uzatılmayan Okul Müdürlerinin çoğu Türk Eğitim Sen üyesi veya diğer muhalif sendikaların üyesi müdürler oldu. Muhalif sendika yada iktidar sendika kavramının konuşuluyor olması da ayrı bir utanç kaynağı olarak sendikal sözlüğe geçmiş bulunmaktadır.
Kurulan komisyonlarda görev alan şube müdürlerinin çoğu görevlerine yeni başlayan ve şaibeli mülakatlarla atanan, çalıştıkları kurumların tuvaletlerinin yerlerini yeni öğrenen kişilerden oluşması da ayrı bir maskaralık olarak karşımızda durmaktadır. Ayrıca eğitim camiasının bir ferdinin diğer ferdini değerlendirmesi ve kazanılmış hakkını yemesi de çelişkinin tavan yaptığı yerdir. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen ve velilere güvenip değerlendirmenin tamamını onlara bıraksaydı inanın bu vicdanları kanatan durum yaşanmazdı.
Trabzon Araklı Anadolu Öğretmen Lisesinin eski müdürünü görevden alan komisyon ya Karadeniz bölgesinde hiç yaşamamış yada milliyetçi okul müdürlerine kastı olan bir grup tetikçiden başkası değildir.
Artvin’in Hopa ilçesinde kendileri de okul müdürü olan görevlendirme şube müdürlerinin kendileri hariç bütün kurum müdürlerini görevden almaları adaletin geldiği son noktadır.
İmparatorluk dönemlerinde mülk yani devlet hanedanın malı sayıldığı için her türlü tasarrufu makul kabul edilirdi. Acaba cumhuriyet rejiminde mülk hangi hanedanın malı kabul edildi de bizlerin haberi olmadı.
İktidarı ve mülkü kendilerinin malıymış gibi zannedenlere bir çift lafım olacak : ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM!